Asperger sendromu / Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) tanısı ile birlikte, ailelerin ve bireylerin zihnindeki en güçlü kelimelerden biri "tedavi" olur. Bu kelime; umut, beklenti ve bazen de bir "iyileşme" arayışını beraberinde getirir. Ancak bu yolculuğa başlarken, OSB bağlamında "tedavi" kelimesini doğru anlamlandırmak, hem gerçekçi beklentiler oluşturmak hem de en doğru adımları atabilmek için hayati önem taşır.
Tıbbi Perspektif: OSB'nin "Kesin Tedavisi" Yoktur
Öncelikle, bilimsel gerçeği net bir şekilde ortaya koymak gerekir. T.C. Sağlık Bakanlığı Aile Rehberi'nde de tekrar tekrar vurgulandığı gibi, "OSB'nin henüz kesin tedavisi yoktur". Bunun nedeni, OSB'nin grip gibi sonradan edinilen ve vücuttan atılabilen bir hastalık olmamasıdır. Önceki yazılarımızda detaylandırdığımız gibi OSB, beynin gelişimsel ve yapısal bir farklılığıdır ve bu nedenle bireyin yaşam boyu bir parçasıdır. Bu gerçeği kabul etmek, enerjiyi "iyileştirme" arayışından, çok daha yapıcı bir hedefe yöneltmenin ilk adımıdır.
Hedef Değişimi: "İyileştirmek" Yerine "Geliştirmek"
Peki, eğer bir "kür" yoksa, "tedavi" ne anlama gelmektedir? T.C. Sağlık Bakanlığı Aile Rehberi, bu sorunun cevabını net bir şekilde ortaya koyar. OSB'de temel tedavi hedefleri şunlardır:
- Çekirdek Belirtileri Azaltmak: Sosyal iletişimdeki zorlukları ve tekrarlayıcı davranışları yönetilebilir kılmak.
- Potansiyele Ulaşmayı Sağlamak: Bireyin mevcut potansiyelini en üst düzeye çıkararak işlevselliğini iyileştirmek ve bağımsız yaşam becerilerini geliştirmek.
- Yaşam Kalitesini Artırmak: Bireyin ve ailenin hayat kalitesini yükseltmek.
- Eşlik Eden Durumları Tedavi Etmek: OSB'ye sıklıkla eşlik eden ve uyumu bozan DEHB, anksiyete gibi ruhsal veya fiziksel durumları tedavi etmek.
- Bakım Verenleri Desteklemek: Ailelere bu süreçte rehberlik etmek ve destek olmak.
Görüldüğü gibi, amaç otistik bir bireyi "düzeltmek" veya "nörotipik" hale getirmek değil; onu kendi olarak en iyi ve en mutlu versiyonuna ulaştırmak için becerilerle donatmak ve çevresini ona uygun hale getirmektir.
Bu Yaklaşım Pratikte Ne Anlama Geliyor?
Bu felsefe değişikliği, günlük hayattaki yaklaşımımızı temelden etkiler:
- Odak Noktası: Zorlayıcı bir davranışı (örneğin, el çırpma) sadece "durdurmaya" çalışmak yerine, o davranışın altındaki ihtiyacı (duyusal bir rahatlama, bir iletişim çabası vb.) anlamaya çalışırız.
- Başarı Tanımı: Başarıyı, çocuğun akranlarıyla "aynı" olmasıyla değil, kendi kişisel gelişimindeki ilerlemelerle ölçeriz. İlk kurduğu göz teması, ilk defa bir ihtiyacını işaret etmesi veya daha önce yemediği bir yiyeceği denemesi en büyük zaferlerdir.
- Çevreye Bakış: Sadece çocuğu değiştirmeye çalışmak yerine, çevreyi (ev, okul) çocuğun ihtiyaçlarına göre uyarlarız (örneğin, daha az gürültülü bir ortam, görsel planlayıcılar kullanmak gibi).
- Bireyin Rolü: Bireyi "tedavi edilecek pasif bir nesne" olarak değil, kendi destek sürecinde tercihleri ve konfor alanları olan aktif bir birey olarak görürüz.
Sonuç
"Tedavi" kelimesini, OSB'nin özünü ortadan kaldırmaya yönelik bir çaba olarak değil, bireyin bu dünyada daha mutlu, daha bağımsız ve daha başarılı bir şekilde yol alması için ona sunulan destek, eğitim ve gelişim fırsatları bütünü olarak yeniden çerçevelemek, atılacak en sağlıklı ve en umut verici adımdır. Bu, gerçekçi olmayan bir "kür" peşinde enerjiyi tüketmek yerine, her gün kazanılan gerçek ve anlamlı ilerlemeleri kutlamamızı sağlar.
Bu felsefeyi benimsedikten sonra, atılacak ilk somut adım, kanıta dayalı eğitimsel müdahaleleri anlamaktır. Bir sonraki yazımızda, destek sürecinin temel direği olan "2.1.2. Eğitimsel Yaklaşımlar (Akademik ve Sosyal)" konusunu ele alacağız.
Kaynaklar
- T.C. Sağlık Bakanlığı, Otizm Spektrum Bozukluğu Aile Rehberi, 2022
- Diğer Referanslar: Bu yazı, Autistic Self Advocacy Network (ASAN) gibi kurumların benimsediği nöroçeşitlilik perspektifi ve National Autistic Society (UK) gibi kurumların ailelere yönelik rehberlerinden elde edilen bilgilerle zenginleştirilmiştir.